İşte işlenmiş ve çevrilmiş metin:
Azerbaycan, “Orta Koridor”u sadece bir ulaşım güzergahı olarak değil, daha geniş bir anlamda, kültürler arası diyalog biçimi olarak değerlendiriyor.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın yardımcısı – Cumhurbaşkanlığı İdaresi Dış Politika İşleri Bölümü Müdürü Hikmet Hacıyev, Prag’da düzenlenen “GLOBSEC Forum 2025” çerçevesinde gerçekleştirilen “Orta Koridor: Yeni Jeopolitik ve Jeoekonomik Yaşam Hattı” panelinde bunu belirtti.
Hacıyev, yolların Azerbaycan’ın kadimden gelen kültür ve medeniyet anlayışının bir parçası olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı yardımcısı, Azerbaycan’ın tarihsel olarak İpek Yolu üzerinde yer almasıyla bu diyaloğun aktif katılımcısı olduğunu vurguladı:
“Yol medeniyettir. Bundan başka, yol aynı zamanda bizim için medeniyetler arası diyalogdur. Bu perspektifte Azerbaycan tarihsel olarak İpek Yolu üzerinde yer almıştır. İkinci bileşen ise coğrafyadır. Biz, Batı ile Doğu’yu, Kuzey ile Güney’i birleştiren ulaşım ağlarının üzerinde bulunuyoruz. Azerbaycan’ın bağımsızlığını elde ettikten sonra böyle bir sonuca varmışız ki, bu iki bileşen önemli olsa da yeterli değildir. O nedenle biz, coğrafyamızı, tarihi tecrübemizi ve sahip olduğumuz deneyimi yeni imkanlara dönüştürmeliyiz. Bunu da dikkate almalıyız ki, Azerbaycan kara sınırları ile çevrelenmiş bir ülkedir. Biz kara sınırları ile çevrelenen ülke olarak bu sınırlamayı avantaja çevirmek istikametinde çalıştık.”
Hacıyev, ülkenin bu konuyla ilgili yaptığı çalışmalara ve bölgesel ulaşım koridorlarının perspektiflerine değindi:
“Azerbaycan, kendi ulaşım ağlarının ve “Doğu – Batı” ulaşım koridorunun oluşturulmasına başladı. Bazıları bunu “Doğu – Batı” koridoru, bazıları “Orta koridor”, bir kısmı ise “Trans-Hazar” ulaşım koridoru olarak adlandırıyor. Bunun hiçbir farkı yoktur. Esas mesele onun güzergahı ve inşası meselesidir. Biz bu 5 – 6 parametreyi dikkate alarak, bu ulaşım koridorunun inşa sürecine başladık. İlk olarak enerji şebekesi ve enerji koridorunun oluşturulmasını hayata geçirmeye başladık. Bunlar: “Bakü – Tiflis – Ceyhan”, “Bakü – Supsa” boru hatlarıdır. Bu hatlar, Hazar Denizi’ni Karadeniz ve Akdeniz ile ilişkilendiriyor. Projenin ikinci bileşeni, otoyolların ve kara yollarının inşası idi. Lakin bu yeterli değil. O yollar, senin ülkeni komşu devletlerle de birleştirmelidir.”
Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın yardımcısı, hayata geçirilen ulaşım projeleriyle Hazar Denizi’nin ayırıcı değil, birleştirici faktör olduğu gerçeğinin ortaya konulduğunu söyledi.