Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in kararnamesiyle bu yıl milli basınımızın 150. yıl dönümü ülkemizde geniş kapsamlı olarak kutlanacak. Yıl dönümü etkinliklerinin düzenlenmesinden sorumlu kurumlardan olan Azerbaycan Cumhuriyeti Medya Geliştirme Ajansı İcra Direktörü Ahmet İsmailov, Azerbaycan gazeteciliği için önemli bir tarih arifesinde ülkedeki medya reformlarının gidişatı ve önümüzdeki görevler hakkında APA’nın sorularını yanıtladı.
150. yıl dönümünde milli basının şerefli tarihiyle birlikte, geleceği ve gelişim perspektiflerini de dikkat merkezinde tutacağız
– Ahmet Bey, 1875’ten beri milli hafızamızda yer etmiş Azerbaycan basınının tarihi misyonuna ve geçtiği yola bakarken hangi temel noktalara değinilmesini önemli görüyorsunuz?
– İlk olarak şunu belirtmek gerekir ki, Azerbaycan milli basını bir buçuk asırlık dönem boyunca zengin, şerefli bir gelişim yolu katetmiştir ve biz bu tarihi mirasımızla gurur duyuyoruz. 1875’te aydın ve yayıncı Hasan Bey Zerdabi tarafından yayımlanmaya başlanan “Ekinci” gazetesi, yaklaşık iki yıl süren faaliyetleri boyunca ilerici fikirli aydınları etrafında birleştirmiş, bilim, maarif, kültür, sanat ve tarımın gelişimiyle ilgili makaleler yayımlamış, halkın kültürel ilerlemesi için mücadele etmiştir.
Azerbaycan milli basınının keskin sansür ortamında ortaya çıktığı göz önüne alındığında, medyamızın temel işlevlerini ancak ülkemiz bağımsızlığını elde ettikten sonra yerine getirmeye başladığını ve mevcut tarihi koşullarda bağımsız medya kuruluşlarının temelinin atıldığını vurgulamak gerekir. Bu bağlamda, halkın ısrarlı talebiyle yeniden iktidara gelen Milli Lider Haydar Aliyev tarafından Azerbaycan’da sansürün kaldırılması, çoğulculuğun genişlemesine, gazeteciliğin gelişmesine yeni bir soluk getirmiş, elverişli bir ortam yaratmıştır. Ulu Önder’in bilge adımı sonucunda Azerbaycan milli basını, tarihin farklı aşamalarında karşılaştığı sansürlerden kurtulmuştur. Azerbaycan’da milli basının yıl dönümlerinin resmi düzeyde kutlanması gibi hoş bir geleneğin temellerinin de Milli Lider Haydar Aliyev’in milli basınımızın 125. yıl dönümünün kutlanması hakkında 2000 yılının Mart ayında imzaladığı kararname ile atıldığını hatırlatmak yerinde olacaktır.
Milli Lider Haydar Aliyev’in siyasetini ve geleneklerini başarıyla sürdüren Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev, toplum hayatında medyanın rolünü yüksek değerlendirerek demokratik, bağımsız medyanın gelişimine elverişli ortam yaratılmasını devlet politikasının öncelikli alanlarından biri olarak belirlemiştir. Muzaffer Başkomutan’ın liderliğinde 44 günlük Vatan Savaşı’nda kazanılan zafer, medyanın da gelişimine ivme kazandırmış, bu alanda yeni bir aşamanın başlamasını sağlamıştır. Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Azerbaycan Cumhuriyeti’nde Medya Alanında Reformların Derinleştirilmesi Hakkında” Kararnamesi ile medyanın gelişiminde yeni bir dönemin temeli atılmıştır. Medya Geliştirme Ajansı’nın kurulmasına da bu doğrultuda yürütülen yapım sürecinin bir parçası olarak yaklaşmak gerekir.
Medya alanında yeni bilgi ve iletişim teknolojilerinin ve yeniliklerin uygulanmasının teşvik edilmesi, vatandaş ve toplum için kamusal çıkar sağlayan projelerin hayata geçirilmesinin organizasyonu, ayrıca devlet organları ve kuruluşlarının, yerel özyönetim organlarının, tüzel ve gerçek kişilerin ilgili alandaki faaliyetlerinin koordine edilmesinin gerçekleştirilmesi Ajans’ın temel önceliklerindendir. Bu bağlamda, gazetecilerin ve iletişimden sorumlu kişilerin profesyonel hazırlıklarının artırılması, modern gereksinimlere uygun bilgi ve becerilere sahip olmaları, ayrıca toplumun bilgi teknolojileri çağında medyaya karşı daha sorgulayıcı bir yaklaşım geliştirmesi amacıyla sürekli girişimler hayata geçirilmekte, uluslararası ve yerel düzeydeki tematik etkinlikler hem deneyim alışverişine hem de milli medya ortamının küresel standartlara uyum sağlamasına olanak sağlamaktadır.
Bu yıl milli basınımızın yıl dönümü arifesinde devlet başkanı, gazetecilerin büyük sevincine neden olacak bir sonraki girişimle ortaya çıkmıştır. Azerbaycan milli basınının 150. yıl dönümü münasebetiyle yıl dönümü madalyasının ihdas edilmesi girişimi, basınımızın geçtiği şerefli tarihi yola, basın değerlerimize büyük saygının göstergesi olmasının yanı sıra, modern Azerbaycan gazeteciliğine, medya alanında çalışan insanların emeğine verilen büyük değerin, yüksek devlet ilgisinin açık bir örneğidir.
Fikrimizi özetleyerek diyebiliriz ki, tarihin tüm dönemlerinde Azerbaycan medyasının klasik misyonu değişmemiş, medya aydınlanması ve yüce insani değerleri teşvik ederek bağımsız devletçiliğimizin güçlendirilmesi sürecinde yakından yer almıştır. Günümüz çağında değişen medyanın misyonu değil, kamusal öneme sahip haberlerin, ilginç içeriğin insanlara ulaştırılması sürecinde meydana gelen teknolojik ilerleme, modern dönüşümlerdir. Bu bağlamda, 150. yıl dönümünde milli basının şerefli tarihiyle birlikte, geleceği ve gelişim perspektiflerini de dikkat merkezinde tutacağız.
Azerbaycan medyası ister içerik, isterse de teknolojik açıdan işini daima geliştirmelidir
– Uluslararası bilgi alanında Azerbaycan medyasının nüfuzunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Medya reformlarının sonuçlarından bahsedersek, hangi noktalara değinmek istersiniz?
– Azerbaycan yalnızca kendi medya ekosistemi için değil, küresel bilgi alanı için trend oluşturan konuların, gelecek stratejilerin tartışıldığı bir mekana dönüşmüştür. Söz konusu olan, dünya gazetecilerinin tartışma ve ortak hareket platformu olarak şekillenmiş Şuşa Küresel Medya Forumları’dır. İlk kez 2023 yılında “4. Sanayi Devrimi Çağında Yeni Medya” sloganı altında gerçekleştirilen forumda, geleneksel medyanın rolü ve bundan sonraki faaliyet yönleri üzerine derinlemesine tartışmalar yapılmıştır. Geçen yıl düzenlenen ikinci forum ise yalnızca medya değil, kamuoyu-siyasi ve bilgi güvenliği açısından güncelliğini koruyan bir konuya – “Yalan Bilgilerin İfşası: Dezenformasyona Karşı Mücadele”ye adanmıştı. Forumda, farklı ülkelerden yetkililer, medya ve sivil toplum, devlet ve iş dünyası temsilcileri, uluslararası kuruluşların temsilcileri, medya uzmanları, çağdaş dünyada dezenformasyon hakkında kapsamlı bir anlayışın oluşturulması, bunun neden olduğu geniş çaplı olumsuz sonuçların analizi, ayrıca dezenformasyona karşı daha sürdürülebilir bir toplum kurmak için politika ve girişimler, medya okuryazarlığı, yapay zekanın gerçekliğe etkisi ve diğer konular etrafında geniş fikir alışverişinde bulunmuşlardır.
Forumlarda Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in bizzat katılması, medya temsilcilerinin çok sayıda sorusunu yanıtlaması, devletimizin haklı sesinin dünyaya duyurulması açısından önemli bir olay olmasının yanı sıra, aynı zamanda başlıca görevi toplumu objektif ve tarafsız bilgi ile sağlamak olan medyaya dikkat ve özenin müstesna bir tezahürüdür. Yeri gelmişken, devlet başkanı birinci forumda yaptığı konuşmada, “Bugün tüm iftiralara, yalanlara rağmen, Azerbaycan’ın sözü, Azerbaycan halkının, devletinin haklı sesi duyuluyor ve bunun temel aracı bizim medya kaynaklarımızdır” demiştir.
Eminlikle diyebiliriz ki, Azerbaycan medyasının uluslararası alanda nüfuzu daha da güçleniyor, medya kaynaklarımızda yayımlanan materyaller genel bilgi akışının oluşmasında yer tutmanın yanı sıra, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekiyor, farklı düzeylerde tartışma konusu oluyor, kamuoyunun oluşmasına etki ediyor. Medyamızın profesyonel faaliyetini bundan sonra da layıkıyla ve en yüksek seviyede hayata geçirmeye devam edeceğini düşünüyoruz.
Özellikle belirtmeliyiz ki, Medya Geliştirme Ajansı, yerel medya kuruluşlarının yabancı meslektaşlarıyla işbirliği yapması, karşılıklı ilişkilerin kurulması ve bu kuruluşların deneyimlerinin öğrenilmesinin teşvik edilmesi yönünde de çok sayıda etkinlik düzenlemektedir. Bu bağlamda, ortak medya platformlarının oluşturulması yoluyla karşılıklı ilgi alanlarında medya dayanışmasının sağlanması ve sağlıklı bir medya ağının kurulması sağlanmaktadır. Söz konusu başarılı deneyimler temel alınarak bu tür ortak medya platformlarının oluşturulması yönündeki çalışmalar devam ettirilecektir.
Karşılıklı deneyim alışverişinin genişletilmesi, farklı devletlerin medya ekosistemlerinin öğrenilmesi, ilgili alandaki yeni trendlerin benimsenmesi, genel olarak medya ve iletişim alanında işbirliğinin kurulması ve güçlendirilmesi amacıyla ikili forumlar düzenlenmekte ve geleceğe yönelik ortaklıklar kurulmaktadır. Önceki deneyimlerimize dayanarak bir dizi devletle ortak forumların düzenlenmesi, bu sürecin sistematik bir şekilde sürdürülmesi, sonuç olarak medya işbirliğinin daha da genişletilmesi öngörülmektedir.
Elbette, önümüzdeki hedeflerin gerçekleştirilmesi için medyanın yalnızca modern trendleri bilmesi yeterli değil, yeni yaklaşımlara uyum sağlamak ve günlük iş sürecinde bunları uygulamak gerekir. Azerbaycan medyası ister içerik, isterse de teknolojik açıdan işini daima geliştirmelidir. Bu amaçlara ulaşmak için Medya Geliştirme Ajansı sistemli bir yaklaşıma sahiptir ve medyamızın modern şartlarda başarılı dönüşümünü hızlandırmak bizim için son derece önemlidir.
Medya reformlarına başlarken önemli önceliklerimizden biri devlet-medya ilişkilerinde temel unsur olarak hukuki çerçevenin netleşmesiydi ve “Medya Hakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti Kanunu’nun kabulü ile bu yönde ciddi adımlar atıldı. Kanun, bir yandan bugüne kadar düzenlenmemiş ilişkileri düzenlemeye başladı, diğer yandan mevcut ilişkiler sisteminde yeni düzenleme mekanizmalarını belirledi. Ülkemizin medya camiası tarafından da desteklenen tüm bu adımlar, bilgi ortamının iyileştirilmesine ivme kazandırdı ve kendi sırası gazeteci mesleğine toplumsal güvenin artmasını sağladı.
Toplumu objektif ve tarafsız bilgi ile sağlama gibi şerefli bir mesleği icra eden gazetecilerimiz de artık avantajlı ipotek kredisinden yararlanabiliyorlar. 2022’den itibaren ülkemizde kitle iletişim araçları, kitaplar ve ders kitaplarının ortaya çıkması için kağıdın ithalatı ve satışı katma değer vergisinden muaf tutuldu. Medya kuruluşlarının ekonomik bağımsızlığının güçlendirilmesi yönünde bir sonraki ilkesel adım, 1 Ocak 2023’ten itibaren ülke basınına vergi tatillerinin uygulanması oldu. Şöyle ki, basılı ve çevrimiçi medya kuruluşlarının kendi faaliyetlerinden elde ettikleri gelirler, reklam gelirleri, ayrıca onlara verilen ilgili maddi yardımlar gelir, kar ve basitleştirilmiş vergilerden, ayrıca onlar tarafından üretilen medya ürünlerinin sunulması katma değer vergisinden belirli bir süre için muaf tutuldu. Bizim yaptığımız çeşitli görüşmelerde hem başkentte hem de bölgelerde faaliyet gösteren gazeteciler, gelir vergisinin tam olarak ödenmesinin kendileri için zor olduğunu ifade ederek, bu yönde de devletin desteğine ihtiyaç duyduklarını belirttiler. Tüm bunlar dikkate alınarak, bu yılın Ocak ayından itibaren gazetecilik faaliyetiyle uğraşan gerçek kişilerin bu faaliyetten elde ettikleri gelirlerin yüzde 75’inin gelir vergisinden muaf tutulması onlar için ciddi bir teşvik edici adım oldu. Tüm bu girişimler medya ortamına olumlu etkisini göstermektedir.
Geçen yıllarla karşılaştırıldığında benzersiz materyallerin hacmi önemli ölçüde arttı
– Azerbaycan medyasının geleceğe yönelik stratejik gelişimi hakkında ne söylenebilir? Giderek daha da yayılan sosyal ağların ve diğer teknolojik başarıların etkisi gazetecilikte kendini nasıl gösterecek ve bu yönde devlet hangi adımları atmaktadır?
– Medyanın faaliyetinin teşvik edilmesi, insanların doğru bilgi alma hakkının gerçekleşmesi, bu yolla kamuoyu ve medya arasında karşılıklı güvenin artırılması temel amacımız olarak kalmaktadır. Medyanın modern teknolojileri benimsemekteki hedefi, toplumsal içerikli materyallerin topluma daha operatif ve profesyonel bir şekilde ulaştırılmasını sağlamaktır. Son zamanlarda ülke medyasında yaptığımız izlemeler ve aralıksız hayata geçirdiğimiz etkinliklerin sonucu, olumlu dinamiği görmemize olanak sağlıyor.
“Medya Hakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti Kanunu, çevrimiçi medya kuruluşları tarafından özgün materyal üretimini teşvik etti, geçen yıllarla karşılaştırıldığında benzersiz materyallerin hacmi önemli ölçüde arttı. Şöyle ki, tarafımızdan web sitelerinin son yıllardaki faaliyeti analiz edildi, örnekler temelinde günlük bilgi içeriğinin değerlendirilmesi hayata geçirildi. Sonuç olarak, benzersiz haberlerin oranının üç kat arttığı ve şu anda medyada bunların hacminin yaklaşık yüzde 35 olduğu belirlendi. Analizler gösteriyor ki, reformlar sonucunda geniş okuyucu kitlesine sahip olan ve zaten her yönden şekillenmiş çevrimiçi medya kuruluşlarının yanı sıra, hatta küçük kitleli web sitelerinin içeriğinde bile ciddi değişiklikler gözlemleniyor.
Aynı zamanda, haber akışını gazeteci emeğinin en aza indirildiği çeviri haberleri üzerine kurmanın profesyonellik ilkeleriyle uyuşmadığını vurgulamalıyız. Medya Geliştirme Ajansı tarafından hayata geçirilen basılı medya ve çevrimiçi medya kuruluşlarına destek projeleri üzerine yarışmanın kurallarına değişiklik yapılarak, finanse edilecek web sitelerinin sundukları benzersiz içeriğin yalnızca yüzde 25’inin çeviri materyali olmasıyla ilgili talep öne sürüldü. Bu adımın medyanın özgün içerik üretiminde bir sonraki dönüm noktası olacağını düşünüyoruz.
Bununla birlikte belirtmeliyiz ki, medya kuruluşları çevrimiçi kaynaklarının içerik ve teknik göstergelerine, hem de okunabilirliğinin sağlanmasına ciddi dikkat ediyorlar. Medyada sağlıklı bir rekabet ortamının olması ve bunun sağlanması, gelişme için önemli bir koşuldur. Yerel çevrimiçi medya kuruluşları, onlara sunulan dijital araçlar vasıtasıyla izleyici kitlesini ve rakipleri arasındaki konumlarını belirleme imkanı kazandılar.
Malumdur ki, artık insanların düşüncesine nüfuz etmiş dijitalleşme fenomeni, aynı zamanda yeni imkanlar ve fırsatlar kazandırıyor. Şöyle ki, dijital teknolojiler medyaya geniş kitlelere daha hızlı ve verimli bir şekilde ulaşmak imkanı veriyor. Teknolojinin gelişimiyle medyada hem geleneksel haber üretimi ilkeleri, hem de okuyucuların bilgileri kabul etmek yöntemleri ve kaynak seçimleri sürekli değişiyor. Medya alanında eğilimlerin sık sık değiştiği ve yeni araçların güncellendiği dijital küreselleşme süreçleri fonunda, haber sitelerinin dinamik trendlere uyum sağlaması, okuyucuların ilgisini çekmek ve okuyucu kitlesini saklamak için etkili içerik ve pazarlama stratejileri oluşturması zorunluluğu da ortaya çıkıyor.
Bugün bilgi ortamındaki süreçler, medya kuruluşlarının siber güvenliğinin güçlendirilmesini zorunlu kılıyor
– Dijital teknolojilerin hızla hayatımıza girmesi, aynı zamanda belirli sorunlar da yaratıyor, özellikle de ülkenin bilgi güvenliği için yeni tehdit biçimleri ortaya çıkıyor. Bu yönde hangi adımlar atılıyor?
– Elbette, dijitalleşme yeni imkan ve fırsatlar verdiği gibi kendi sırasında, ülkelerin medya ekosistemleri için yeni tehditler de yaratmaktadır. Şöyle ki, bilginin aşırı bolluğu içinde dezenformasyon ve sahte haberler ciddi bir tehlikeye dönüşmüştür. Kullanıcılar, bilgi kaynaklarına ve ciddi medyaya olan güveni kademeli olarak kaybedebilirler. Bu bakımdan dijital çağrılara uyum sağlamak yalnızca teknolojik değil, aynı zamanda etik, hukuki ve sosyal yaklaşımlar gerektiriyor. Burada medya uzmanları, devlet kurumları, sivil toplum kuruluşları ve teknoloji platformları arasında işbirliği hayati önem taşıyor.
Vurgulamak isterdik ki, gazeteci profesyonelliğinin artırılması, teknolojik gelişimden kaynaklanan yeni bilgi ve becerilerin aşılanması yönünde Medya Geliştirme Ajansı’nın faaliyeti de sürekli bir karakter taşıyor. Örnek olarak Ajans’ın 3 Ekim 2023 tarihinde uluslararası uzmanların katılımıyla hayata geçirdiği “Dijital Haberlerin Okunabilirliğinin Artırılması İçin Modern Stratejiler” projesini gösterebiliriz. Şöyle ki, etkinlikte toplamda 50 haber sitesinin 100’e yakın çalışanı, ayrıca bir dizi yüksek öğretim kurumu ve kurumdan konuklar katılmışlardır. Proje çerçevesinde düzenlenen eğitim süresince tanınmış uzmanlar, dijital medyada haberin hazırlanma aşamaları, dikkat çeken başlıkların oluşturulması, haberin çekici bir şekilde sunulmasından sonra göstergelerin ölçülmesi, multimedya ve interaktif öğelerden yararlanma, dijital kaynaklardan elde edilen verinin analizi, veriye dayanan içerik stratejilerinin uygulanması, sosyal medyada güçlü bir markanın yaratılması, web sitesi tasarımının ve kullanıcı deneyiminin optimize edilmesi, bireyselleştirme ve kişiselleştirmenin gerçekleştirilmesi hakkında ilginç bilgiler vermiş, tartışmalar yapmışlardır.
Bu yılın Mayıs ayının başlarında yabancı bir uzmanın katılımıyla ADA Üniversitesinde veri gazeteciliğinin modern trendlerine dair 4 günlük eğitimlerimizi gazeteciler ve medya uzmanları yüksek değerlendirmiştir. Genel olarak unutmamak gerekir ki, hızlı dijital gelişim şartlarında dezenformasyon ve “deep fake” teknolojileri ile mücadele ile birlikte, bilgi kaynaklarının siber tehditlerden korunması öncelikli bir meseleye dönüşmüştür. Deneyimler gösteriyor ki, bilgi alanının güvenliği, içerik taşıyıcılarının güvenilir korunmasına ciddi şekilde bağlıdır. Bugün bilgi ortamındaki süreçler, medya kuruluşlarının siber güvenliğinin güçlendirilmesini zorunlu kılıyor. Yeni gerçeklikler ortamında web sitelerinin siber tehditlere karşı dayanıklılığının araştırılması ve savunma yöntemlerinin geliştirilmesi ciddi bir kamuoyu-siyasi çağrıya dönüşmüştür. Bu yılın 14 Mayıs tarihinde ilgili kurumların ortak işbirliğiyle medya kuruluşlarının temsilcileri için yeniden siber güvenlik konusunda eğitim düzenlenmiştir. Eğitimin düzenlenmesindeki amaç, medya temsilcilerini modern siber tehditler hakkında bilgilendirmek, onların bu tehditlere karşı daha dayanıklı ve hazırlıklı olmasına katkıda bulunmaktı.
– Birkaç gün önce Medya Geliştirme Ajansı, Görsel-İşitsel Konsey ile birlikte bir sonraki defa devlet siparişi temelinde görsel-işitsel ürünlerin üretimi üzerine yarışma ilan etti. Bu proje görsel-işitsel içeriğin zenginleşmesine nasıl etki ediyor?
– Bildiğiniz gibi, ilk defa geçen yılın Nisan ayında devlet siparişi temelinde görsel-işitsel ürünlerin üretimi ve yayımı üzerine yarışma ilan edildi, sonuçlara uygun olarak o yılın Eylül ayında projelerin uygulanmasına başlandı.
Proje çerçevesinde cari döneme dek 8 ülke genelinde yerel televizyon yayıncısı tarafından devlet ve toplum için öncelikli olan konularda haftada bir kez olmak üzere 12 televizyon programı ve 6 sosyal video yayımlanmaktadır.
Yarışma çerçevesinde hazırlanmış ilgili görsel-işitsel ürünler izleyici tarafından ilgiyle karşılanmış, bununla birlikte, çeşitli kurumlar ve kamuoyu tarafından sosyal videolar yüksek değerlendirilmiş, onların aydınlatıcı mahiyeti özellikle vurgulanmıştır.
Medya Geliştirme Ajansı ve Görsel-İşitsel Konseyin ortak işbirliğiyle uygulanan projenin amacı, yeni medya ortamında izleyici odaklı ve hedef kitlelere hesaplanmış içerik üretimi ve yayımının teşviki, ilgili alanda yaratıcılığın ve profesyonelliğin desteklenmesi, yüksek kaliteli üretimle ilgili elverişli bir ekosistemin oluşturulması, çeşitli yönlerde bilgilerin kamuoyuna etkili bir şekilde ulaştırılmasıdır.
Malumdur ki, devlet siparişiyle finanse edilen projeler daha ciddi teknik ve profesyonel ölçütlere yanıt veriyor. Bu da hem üretim kalitesini, hem de içeriğin derinliğini ve güncelliğini artırıyor. Sonuç olarak, izleyicilere daha ilginç ve bilgilendirici ürünler sunuluyor. Ayrıca, bu tür yarışmalar çeşitli sosyal, kültürel, tarihi ve eğitim yönlü konuların aydınlatılmasına imkan yaratıyor, daha önce ticari açıdan riskli sayılan konulara başvuru teşvik ediliyor, böylece, genel içerik haritası zenginleşiyor. Hazırlanan ürünlerde milli-manevi değerler, devletçilik ideyası, kültürel miras ve Azerbaycan dilinin tanıtımı ön planda oluyor ve bu kamuoyu aydınlatmasına, milli kimliğin güçlendirilmesine katkı sağlıyor. Tüm bu nüanslar dikkate alındığında, eminiz ki, bir sonraki defa uygulanmasına başlanan proje, hedeflerin gerçekleştirilmesi açısından kendisini doğrulamaya devam edecek ve dizi karakteri taşıyacaktır.
Dezenformasyon tehditlerinin etkisizleştirilmesi sağlanmıştır
– Medya reformlarının devam ettiği son yıllarda ülkemizde medya ve iletişim faaliyetinin modern bir şekilde düzenlenmesinden kaynaklanan başarılar zaten medyanın işinde kendini göstermektedir. Peki yakın perspektifte bu yönde hangi adımlar atılacak?
– Genel olarak belirtmeliyiz ki, ülkemize karşı dışarıdan bilgi tehditlerinin artması, ayrıca bir dizi sosyal ağ segmentlerinde sahte hesaplardan yapılan “deepfake” teknolojileriyle hazırlanmış ve hiçbir gerçekliği yansıtmayan yalan içerikli paylaşımlar vasıtasıyla kamuoyunun şaşırtılması, ülkemizin uluslararası imajını hedef alan çok sayıda çabanın fonunda hem ilgili devlet organlarının, hem de Azerbaycan medyasının üzerine büyük bir sorumluluk düşüyor.
Son yıllarda ülkemizde medya ve iletişim faaliyetinin modern bir şekilde düzenlenmesi sonucunda ülkemize karşı karalama kampanyaları yürüten tarafların gerçek niyetlerinin yerel medyada operatif bir şekilde ifşa edilmesi, kamuoyunda iç ve dış olumsuz bilgi akışına karşı dayanıklı doğal bir direncin yaratılması, dezenformasyon tehditlerinin etkisizleştirilmesi sağlanmıştır.
Hiç şüphesiz ki, toplumun kamuoyu-siyasi farkındalığının korunması, devletçilik ilke ve değerlerinin tanıtımı yönünde devletin mesajlarının medya ile topluma doğru bir şekilde ulaştırılması, kamuoyunun sağlıklı ilkeler temelinde oluşmasına ciddi bir etki etmektedir. “Medya Hakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti Kanunu’nun kabulü ve Medya Sicilinin oluşturulması sonucunda, bu iletişimsel ilişkide güvenilirliğin sağlandığı gözlemlenmektedir.
Özellikle vurgulanmalıdır ki, Medya Geliştirme Ajansı’nın organizasyonu ve çeşitli devlet kurumlarının işbirliğiyle her yıl Mayıs ayının başlarında düzenlenen “Toplumsal Süreçler Medya Düzleminde” konulu Forum, devlet-medya diyaloğunun pratik bir platformu rolünü oynamakta ve her bir devlet kurumunun kendi mesajlarını dinleyicilere etkili bir şekilde ulaştırması için açık bir tartışma formatı sunmaktadır. Böylece, çeşitli alanlarda devlet politikasını hayata geçiren yapılarla medya arasında fikir ve mesajların doğrudan aktarıldığı bir tartışma ortamı yaratılmakta, sonuç olarak iletişim etkili bir şekilde gerçekleştirilmekte, taraflar arasında karşılıklı güven güçlenmektedir.
Fırsattan yararlanarak, medya alanında reformların başarıyla hayata geçirilmesi, o da gazeteci profesyonelliğinin artırılması, bilgi ortamının iyileştirilmesi, etkili stratejik iletişimin kurulması yönünde Ajansın faaliyetine destek veren tüm meslektaşlarımıza teşekkür ediyoruz.