“İslamofobi ile mücadele ciddi bir küresel harekete dönüştü. Sembolik jestlerin yanı sıra bugün İslamofobiye karşı somut teklifler öne sürülüyor.”
Doha Uluslararası Dinlerarası Diyalog Merkezi Başkanı İbrahim Saleh Al-Naimi, Bakü’de düzenlenen “İslamofobi: Önyargının İfşası ve Damgaların Yıkılması” konulu uluslararası bilimsel konferansta bunu söyledi.
Ona göre günümüzde İslamofobik eğilimlerle mücadelede Azerbaycan büyük bir role sahip:
“Azerbaycan’ın İslamofobi ile mücadele çabalarını takdir ediyoruz. Söz konusu platformlar şimdiden sonuçlarını veriyor. Azerbaycan, İslamofobiye karşı mücadele bakımından büyük bir role sahip. Bu tür konferansların İslamofobi ve yabancı düşmanlığının tüm biçimleriyle mücadelede önemli olduğuna inanıyoruz. İslamofobi ile ilgili artan eğilimlerin, sistematik ayrımcılığın tanığıyız. Çeşitli dini ibadet yerlerine saldırılar düzenleniyor. Bugün Genel Sekreterlik düzeyinde İslamofobi ile ilgili izlemeler yapılıyor, aynı zamanda dini bilinçlendirme etkinlikleri düzenliyoruz. Özellikle kitle iletişim araçlarının dini ayrımcılığa karşı mücadelede aktif olması gerektiğine inanıyoruz. Tüm ilgili tarafları bir araya getirerek herkesin dini inancını özgürce yaşayabileceği bir ortam yaratmak gerekiyor. Bugün BM genel sekreterinin dinlerarası diyalog özel temsilcisinin atanması bu işin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesine katkıda bulunacaktır.”
İslamofobi ile mücadelede sadece eğitim ve diyaloğun yeterli olmadığını da ekledi:
“İslamofobinin sonuçları çok korkunçtur ve İslamofobi Müslümanlara karşı asılsız korkulara dayanır. Bugün dünyada İslam aleyhine meydana gelen terör olayları, İsveç ve Danimarka’da Kur’an’ın yakılması İslamofobinin açık tezahürüdür. İslamofobi ile mücadele ederken bilinçlendirme güçlendirilmeli, gerçeklerin aktarılmasında uluslararası çabalar ortaya konulmalı ve yasalar kabul edilmeli, ayrıca dünyada İslamofobi ile mücadele çağrıları yapılmalıdır. Tüm dinlerden olanlar İslamofobi ile mücadeleye katılmalıdır. İnsanlar dünyaya birbirine nefret duyguları ile gelmiyor. Eğer insan nefreti öğrenirse, sevgiyi de öğrenmelidir.”