26 Mayıs 2025’te Ermenistan Başbakanı’nın Erivan Diyaloğu sırasında tekrarladığı tutum, Ermenistan’ın toprak iddialarını ortadan kaldırmak için Anayasa’sında değişiklik yapmaya ve barış sürecindeki mevcut sorunların çözümüne hazır olmadığını göstermesinin yanı sıra, Ermenistan’ın barışa bağlılığı ile ilgili soruları gündeme getirmektedir.
Dahası, Minsk Grubu’nun resmen feshedilmesi yönündeki çağrıları hiçe sayarak, bunun barış anlaşması ile ilişkilendirilmesi, Ermenistan’ın bölgenin gerçeklerine artık uymayan bu köhnemiş mekanizmayı neden tüm yollarla korumaya çalıştığı ile ilgili sorular yaratmaktadır. Minsk Grubu’nun faaliyet alanı olan çatışma çözüldüğüne göre, Azerbaycan haklı olarak bu grubun feshedilmesini talep etmiştir. Bu adımın ertelenmesi Ermenistan’ın niyetleri hakkında şüpheleri artırmaktadır.
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışma, Azerbaycan topraklarının Ermenistan’ın 30 yıllık işgalinden kurtarılması ile sona ermesine rağmen, Minsk Grubu’nun dağıtılmasının “Azerbaycan-Ermenistan çatışmasını Azerbaycan topraklarında kapatmak ve onu Ermenistan’ın egemen topraklarına kaydırmak” amacı taşıdığı iddiası tamamen manipülasyondur. Ermenistan böyle bir tutumla çatışmanın bitmediğine ve Minsk Grubu’nun korunması gerektiğine işaret etmektedir.
Ermenistan Başbakanı’nın Batı Azerbaycan hakkındaki fikirleri, gerçeklerin tahrif edilmesi ve neredeyse Ermenistan nüfusunun çoğunluğunu oluşturmuş Azerbaycanlıların ayrılmaz haklarının açıkça inkar edilmesidir. Batı Azerbaycan Topluluğu’na dair göndermeler, toprak iddiaları olarak kabul edilmemelidir. Batı Azerbaycan meselesi bir insan hakları konusudur ve Ermenistan tarafından etnik temizliğe maruz kalmış Azerbaycanlıların barış, güvenlik ve onurlu bir şekilde geri dönmesini sağlamak amacını taşımaktadır.
İletişim rotalarının açılması meselesine gelince, Azerbaycan’ın engelsiz transit hakkındaki tutumu bölgesel işbirliği ve ekonomik entegrasyon ile uyumludur ve hiçbir şekilde Ermenistan’ın egemenliğine saygısızlık olarak değerlendirilemez: “Ermenistan’ın direnci ve karmaşık transit rotaları teklif etmesi ilerlemeyi yavaşlatmakta ve bölgesel işbirliğinin önemi hakkındaki açıklamalara aykırıdır.
Sürdürülebilir barışa ulaşmak için, Ermenistan kendi Anayasası’nda toprak iddialarını ortadan kaldırmakla ilgili değişiklikler yapmalı ve Minsk Grubu’nun hiçbir koşul olmaksızın feshedilmesini desteklemelidir. Azerbaycan’ın şartları engeller değil, bölgesel barış ve istikrarı sağlamak için meşru adımlardır.”