2030 yılı sonuna kadar toplam gücü 2700 MW olan rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin ülke enerji sistemine entegrasyonu sonucunda yılda 1,5 milyar metreküp doğal gaz tasarrufu sağlanacak.
Enerji Bakanı Perviz Şahbazov, Bakü’de düzenlenen 30. Yıl Dönümü “Baku Energy Forum”unda yaptığı konuşmada bu bilgiyi verdi.
Bu hacimlerin taşınması için Güney Gaz Koridoru da dahil olmak üzere bölgedeki nakil altyapılarının iletim kapasitesinin artırılmasının ve gerekli garantilerin sağlanmasının önemi vurgulandı.
Son 30 yılda hidrokarbonların küresel enerji dengesindeki payının yaklaşık %5 değiştiğine değinilerek, alternatif enerji kaynaklarının mevcut kaynakların yerini almadığı, sadece onları tamamladığı belirtildi. Petrol ve gazın önemli rolünün gelecekte de devam edeceğini göz önünde bulundurarak, bu alanın finansmanı ertelenmemeli, enerji kaynakları, kaynakları, ticaret yolları ve tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi daima öncelikli tutulmalıdır. Şimdi, yatırımcılar için açıklık ve öngörülebilirlik sağlayan gerçekçi ve pragmatik politikaların hayata geçirilmesi için en uygun zamandır.
Perviz Şahbazov’un sözlerine göre, Azerbaycan’ın “yeşil enerji” vasıtasıyla Hazar’ın enerji merkezi olarak gelişiminde yepyeni bir stratejik sayfa açtığını belirten Enerji Bakanı, önümüzdeki iki yıl içinde 10 güneş ve rüzgar enerjisi santralinin devreye alınmasıyla yenilenebilir enerjinin gelişiminin birinci aşamasının tamamlanacağını kaydetti. Bu çerçevede bu yıl 240 MW gücünde rüzgar enerjisi santralinin kullanıma verileceği, 200 MW gücünde üç güneş santralinin inşaatına başlanacak:
“2,7 milyar dolar yatırım değerine sahip bu “yeşil enerji” güçleri ile kurulu güçte yenilenebilir enerjinin payı 2027’de %33,7’ye ulaşacak. Planlarımız bu göstergeyi 2030’da %38’e, 2035’te ise %42,5’e yükseltmektir. Önümüzdeki 5 yıl içinde karada ve denizde yaratılacak 6 GW’tan fazla “yeşil enerji gücü”nün 4 GW’ı ihracata yönlendirilecek. Ayrıca “yeşil enerji bölgesi” Nahçıvan’ın 6 GW yenilenebilir enerji potansiyelinin en az 1 GW’ı ihraç edilecek. Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın “yeşil enerji”nin tedariki ve sınır ötesi iletiminde ülkemizin öncü konumunu sağlamaya yönelik stratejik vizyonuna uygun olarak, şu anda Hazar havzasını, Orta Asya, Türkiye ve Avrupa’yı kapsayan geniş ölçekli “yeşil enerji koridoru” projeleri hayata geçirilmektedir. Bu koridorlar Avrupa’ya gelecekte sadece “yeşil enerji”, hidrojen değil, aynı zamanda fiber-optik kablolarla veri de nakledecek”.
Konuşmada “Hazar-Karadeniz-Avrupa”, “Orta Asya-Azerbaycan”, Nahçıvan üzerinden doğrudan, hem de Zengezur koridoru vasıtasıyla Türkiye’ye, aynı zamanda Gürcistan üzerinden Türkiye’ye, oradan ise Avrupa’ya yönelen “yeşil enerji” enterkonnektörleri hakkında bilgiler verildi. Hazar Denizi’nden geçmekle Orta Asya ve Orta Koridoru kapsayan bu stratejik projelerin modern enerji güvenliği mimarisinde bölgenin rolünün pekiştirilmesine ve uzun vadeli uluslararası işbirliğine yol açan dinamik bir ekosistemin yaratılmasına katkıda bulunacağı eklendi.